İsim cümlesinin temel iki öğesi vardır; Mübteda ve Haber.
İsim cümlesinin özü, öznesi ‘mübteda’ dır.
Mübteda’nın konumunu açıklayan, onun ne olduğunu bize haber veren kelimeye de ‘haber’ denir.
Mübteda--> (Marife-Belirli) İsim, nesne, zamir. Son harekesi daima ‘ötre’ olmalıdır. (Merfu'dur.)
Haber--> (Nekre-Belirsiz) İsim, fiil. İsim olursa son harekesi daima ‘ötre’ olmalıdır. (Merfu'dur.)
Her ikisi de ek aldıklarında ‘ötre’ ‘esre’ye dönüşür.
Haber, müzekker, müennes bakımından mübtedaya uyum sağlar, yani o ne ise haberde öyle olur.
الكِتَابُ مُفيدٌ: Kitap faydalıdır.
مُحَمَّدٌ رَسُلٌ : Muhammed resuldur.
الطَّالِبُ مُجْتَھِدٌ : Öğrenci çalışkandır. (Müzekker)
الطَّالِبَةُ مُجْتَھِدَةٌ : Kız öğrenci çalışkandır. (Müennes)
Sıfat - Mefsuf
Mübteda, haber den oluşan isim cümlesinin;
عَبَّاسٌ تَاجِرٌ: Abbas tüccardır.
sonuna bir sıfat gelmesi ile,
عَبَّاسٌ تَاجِرٌ غَنِيٌّ: Abbas zengin bir tüccardır.
Haber 'mefsuf' (bir sıfatla sıfatlanan) olur.
Sıfat, mefsuf’un özelliklerini alır. Belirli ise belirli, belirsiz ise belirsiz; çoğul ise çoğul; tekil ise tekil; müzekker ise müzekker; müennes ise müennes olur. Harekesi de aynıdır.
وأَيْنَ المُدَرِّسُ الجَدِيدُ؟ : Yeni öğretmen nerede?
المِرْوَحَةُ الجدِيدَةُ فِي الغُرْفَةِ الكَبِيرَةِ : Yeni pervane büyük odadadır.
Haberin Ek Alması Durumu
Normalde isim cümlesi mübteda, haber sırasında oluşurken; haberin ek alması durumunda haber başa gelir. Ayrıca bu durumda cümle başına İnne ve Benzerleri gibi ek gelirse yine mübtedanın son harekesi nasbedilir.
ليثَلاثُ أخَواتٍ : Benim üç kız kardeşim vardır.
إِنَّ ليثَلاثَ أخَواتٍ : Benim muhakkak üç kız kardeşim vardır.
إِنَّ في الفصْلِخَمْسَةَ طُلابٍ جُدُدٍ : Sınıfta muhakkak beş öğrenci vardır.
Bu tür cümleler "var" olarak tercüme edilir;
أَمَامَ البَيْتِ وَلَدٌ : Evin önünde bir çocuk var.
فِي ذَلِكَ آيَةٌ لِلْمُؤْمِنِينَ : Onda müminler için bir ayet var.