سَلِمَ
Kurtuldu, esen oldu, sağ salim oldu
1/1
Muzari
:
يَسْلَمُ
Mastar
:
سَلَامٌ،سَلامَةٌ
(Selam, barış, esenlik, selamet)
İsm-i Fail
:
سَالِمٌ
(Güvende, emniyette, sağlam, sağlıklı)
İsm-i Mübalağa
:
سَلِيمٌ
(Esende, güvende, sağlam (sağlıklı))
انقلبت سيارته ولكنه سلم
Arabası devrildi ama o kurtuldu.
حتى يعيش سالما من الامراض
Böylece hastalıklardan emin olarak yaşar.
كان قميص يوسف سالما وكان مصبوغا في الدم
Yusuf'un gömleği sağlamdı ve kanla boyanmıştı.
لا بد ان تردهم لي والا فلن تسلم من لساني
Onları bana geri getirmen gerekir yoksa dilimden kurtulamazsın.
تسلم
Sağol