قَامَ
Kalktı, dikildi, yaptı, yerine geldi
1/1

بِ harfi ceri ile birlikte : yaptı

Muzari
:
يَقُومُ
Mastar
:
قِيَامٌ
(Ayakta durma, yapma)
İsm-i Fail
:
قَاىِٔمٌ
(Ayakta, kıyama duran, yapan, mevcut, var)
İsm-i Mek/Zam
:
مَقَامٌ
(Makam, yer, durum)
İsm-i Mübalağa
:
قَوَّامٌ
(Yönetici, şef, idareci, gözeten)
قم يا آدم
Ayağa kalk ey Adem!
متى قمتم من النوم يا ابناىي؟ قمنا قبل اذان الفجر
Uykudan ne zaman kalktınız ey oğullarım? Sabah ezanından önce kalktık.
اقام اخوك من النوم؟ لا، لم يقم.
Kardeşin uyandı mı? Hayır, uyanmadı.
قام المسوولون بزيارة لشركة الكهرباء
Yetkililer elektrik şirketine ziyaret yaptı.
تقوم وزارة الصناعة بجهود عظيمة
Sanayi bakanlığı büyük gayretler sarfeder (yapar).
تقوم المرأة العربية بدور مهم في تكوين الأسرة
Arap kadını ailenin oluşumunda önemli bir rol oynar (yapar).