Mekke Ziyaret Yerleri \ Müzdelife ve Meş'ar-i Haram
Müzdelife, Harem sınırları içinde Arafat ile Mina arasında kalan bir bölgenin adıdır. Haccın vaciplerinden Müzdelife vakfesi burada yapılır. Kur’ân-ı Kerim’de geçen Meş’ar-i Haram da buradadır. Hacılar, Arafat dönüşü gece Müzdelife’de akşam ve yatsı namazlarını birleştirerek kılarlar.
İnsanların toplandığı bir yer olması münasebetiyle buraya Müzdelife dendiği rivayet edilmektedir. Başka bir rivayete göre, Hz. Âdem ile Hz. Havva burada birleştikleri için buraya Müzdelife denilmektedir.
Müzdelife ziyareti sırasında kişi, Yüce Allah’ı hayatında ne derece andığının bir muhasebesini yapmalıdır. Çünkü Müzdelife’deki Meşar-i Haram, Kur’an’da, insanların Allah (c.c.)’ı çokça zikretmeleri emriyle birlikte geçmektedir. Allah Resûlü (s.a.s.), burada akşam ve yatsı namazını birleştirerek kıldırmış, sonra da Kuzah Dağının eteğinde istirahat buyurmuştur. Sabahleyin de burada vakfe yapmıştır.
Kuzah Dağı, bugün Meşar-i Haram mescidi olarak anılan mescidin yakınında yer almaktadır. Eskiden Müzdelife gecesi burada ateş yakılırmış.
Müslümanın övgüye lâyık en önemli niteliklerinden biri, her daim Allah’ı anması, ve O’nu unutmamasıdır. Yüce Allah, “Beni anın ki ben de sizi anayım...” (Bakara sûresi, 2/152) buyurmaktadır. Gerek genişlik ve rahatlık zamanlarında ve gerekse sıkıntılı ve zor zamanlarda Allah’ı anan kişi, her zaman Allah’ın yardımını yanında bulur. Müzdelife, bu nitelik karşısındaki konumumuzu değerlendirme yeridir. Bu bakımdan “…Arafat’tan ayrılıp (sel gibi Müzdelife’ye) akın ettiğinizde Meş’ar-i Haram’da Allah’ı zikredin. Onu, size gösterdiği gibi zikredin...” (Bakara sûresi, 2/198) ayetinde özellikle, Allah’ı, üzerinde anmamız zikredilen Müzdelife’yi ziyaret ederken O’nu anma ve unutmama konusundaki konumumuzu gözden geçirmeli, bu açıdan bir nefis muhasebesi yapmalıyız.