En-El Hak (Hallac-ı Mansur) - Kevser Yeşiltaş \ Ancak Beşeri Sıfatlardan Sıyrılan En-El Hak Der
“Sonra hepiniz, gaybı da görülen âlemi de bilene döndürüleceksiniz." (Tevbe 9/94)
Görülen de görülmeyen de O'na döndürülecek ise, yargılamak, suretlerden dolayı aşağılamak ya da yüceltmek niyedir? İnsanoğlu neden aşağılar, küçümser ya da yüceltir, göklere çıkarır? Egoya yenik düşer, kendini olandan farklı görür. Olan biten her şey O'ndan yansır ve tekrar O'na geri döner. Yerinden ışır, yine yerine geri döner. Nurdan nur akar ve yine Nura geri döner. Akmak, geri dönmek sadece anlayışa uygundur. Işır ve geri döner, yansır ve yine geri döner. Her şey aslına geri döner.
En-el Hak manası, Hak esmasının insanda yarattığı açılımın, bilincindeki rezonansın, tüm bedenin hücrelerindeki açığa vurumun ortaya çıkışıdır. Ben Allahım değildir, ben Hak'ım. O'nun madde kainatındaki esmasının açılımıyım manasındadır.
Beşeri sıfatlardan arınan ve Hak isminin mertebesine ulaşan, idrak eden tüm ruhu ve bedeni ile idrak eden ve açığa vuran kişi bunu söyleyebilir.
İnsan gönlü öyle büyüktür ki, içine bütün evren sığar sözü Hz. Ali'nindir. Alemi ekber bizim içimizdedir. Alemi ekber, Ekber alemi insan gönlünde bir dürredir, incidir. İşte O inciyi bulabilen, görebilen, artık beşerlik davasından vazgeçer, hiçbir maddesel şey onu etkilemez, tüm beşeriyet unsurlarının dışına çıkar, her şeyi O'nun sevgisi olarak görür yani enerji alanlarını keşfeder, suretler ortadan kalkar, görünmez olur, her şey bir olur.
Kaynak : En-El Hak (Hallac-ı Mansur) - Kevser Yeşiltaş