Kalb Hayatı (el-Muhasibi) er-Riaye li Hukukillah - Prof.Dr. Abdülhakim Yüce \ Veranın Anlamı
Dedim ki;
“Vera’ nedir?”
Dedi ki,
“Allah’ın hoşuna gitmeyen şeyden uzak durmaktır. Hz.Ömer’in (r.a.), “hırsızdan uzak durun, onu gözetlemeyin” sözü, “onu yüklerinizin başından kovun, hırsızlık yapıncaya kadar onu gözetlemeyin” manasına gelir. Araplar da, “deveden uzak dur!” manasına “vera’a” sözünü kullanırlar.
Takva abidlerin ilk mertebesidir. Onunla, bir üst mertebeyi idrak eder ve onunla amellerini tezkiye ederler. Çünkü kendisiyle Allah rızası hedeflenmeyen hiçbir ameli Allah, kabul etmez. Allah’a yemin ederim ki, takva sahiplerinin çoğu takva ile yetinmemiş, kalb ve bedenle çok gayret sarfederek bu uğurda can ve mallarını harcamışlardır. Allah sana merhamet etsin! Sen onlara nazaran nerede olduğuna dikkat et!
Asrımızdaki abidlerin tümünün bu konuda aldanmış olmalarından endişe ediyorum. Zira namaz kılan, oruç tutan, hacca giden, gazvelere iştirak eden, gözü yaşlı nice insan vardır ki, nefsinde zelil, büründüğü elbisesi içinde dünyayı terk etmiş göründüğü halde, değersiz dünyanın yularından sımsıkı tutmaktadır! Bunlar, Allah için kalbten gelmeyen bir samimiyetle, dünyadan el-etek çektiklerini ve zahid olduklarını, abidlere karşı göstermelik ibadetlerle ortaya koymak isterler. Onların ihlaslı oldukları zannedilir. Ancak, gözleriyle, Allah’ın hoşlanmadığı şeylere bakar, sinirlendiği veya birileriyle samimiyet kurduğu zaman da, diliyle kötü sözler söyler ve gıybette bulunur. Diğer eylemleriyle de benzeri kötülükler yapar.
Kaynak : Kalb Hayatı (el-Muhasibi) er-Riaye li Hukukillah - Prof.Dr. Abdülhakim Yüce