Message
Hz.Muhammed'in Miraç hadisesini bilirsiniz. Önce “Burak” adlı bineğe binip Mekke'den Mescid-i Aksa'ya gitmiş, oradan da yedi kat göğe yükselmiştir. Tabi burada geçen “yedi kat gök” gökyüzü anlamında değil boyutsal bir seyahattir. Yani miracın ilk kısmı madde beden dediğimiz fiziksel bir seyahat, ikinci kısmı ise beden ile değil bilincin yolculuğu iledir. Peygamber efendimiz yolculuğunun ikinci kısmı olan bu boyutlar arası geçişte kendisine cennet ve cehennemdekilerin durumları da gösterilir. Peygamber efendimiz bu gördüklerini o an gerçekleşiyormuş gibi anlatmıştır. Yani Miraç hadisesinde peygamber efendimiz hem mekansal hem de zamansal bir yolculuk yapmıştır. Bir bakıma geleceğe gitmiştir.
Bugün bilimin bize gösterdiği şudur ki uzayda bulunduğunuz konuma, kütlenize, yer çekiminize ve hızınıza bağlı olarak zaman algınız değişmektedir. Biz dünyada zaman algımızı, dünyanın hem kendi etrafında hem de güneşin etrafında dönmesine göre algılarız. Dünyanın kendi etrafında dönmesi bir gündür. Güneş ise kendi etrafında yaklaşık 30 günde döner. Bazı dev yıldızlar var ki kendi etraflarında bizim bir yılımıza eşit bir zamanda dönerler. Zaman algımız, güneş etrafında dönen bir başka gezegende olsaydık daha farklı, güneş sistemi dışında bir yerde olsaydık daha da farklı olacaktı.
Peki tüm bunların dışında her şeyi kuşatan bir boyutta, bir NOKTA'da zaman veya mekan gibi kavramlar olabilir mi?
Rüyanın içindeyken size çok uzun gelen zaman algınız, uyandığınızda birden değişir ve sanki o çok uzun süren rüya artık sizin için 2-3 sn. kadardır. Bu noktada peygamber efendimizin uyarısını hatırlayalım; “Dünya hayatı bir rüya gibidir, insanlar ölünce uyanır.” Bize ulaşan kaynaklardan öğrendiğimiz kadarıyla insan öldükten sonra geçeceği boyutta sanki dünya hayatında 7-8 sn. kadar kaldığını zannedeceğidir. Hayatınızda yaşadığınız problemleri, kendinize dert ettiğiniz şeyleri bir düşünün!!! “8 Saniye” lik bir rüya için değer mi!!! İnsan bu boyuttayken aklı almadığı için garip geliyor olabilir. Ama Kuran’daki uyarıların da bu doğrultuda olduğunu düşünürseniz, gerçeği daha kolay farkedersiniz.
"Gökten yere kadar, olan bütün işleri Allah düzenler, sonra, işler sizin hesabınıza göre bin yıl kadar tutan bir gün içinde O'na yükselir." (32.Secde Suresi 5.Ayet)
“Rabbinin katında bir gün, sizin saydıklarınızdan bin yıl gibidir.” (22.Hac Suresi 47.Ayet)
"Allah onlara yine: "Yeryüzünde kaç yıl kaldınız" der. "Bir gün veya daha az bir süre kaldık, sayanlara sor" derler." (23.Müminun Suresi 112-113.Ayetler)
"Melekler ve Ruh miktarı ellibin yıl süren bir gün içinde ona çıkar." (70.Mearic Suresi 4.Ayet)
Biz dünya denen boyutta zamana bağlı olarak her olayı bir neden sonuç ilişkisine göre yaşarız. Hayat film karalerinin birbirini izlemesi gibi ilerler. Güneş sisteminin her hangi bir noktasında o döngü içinde yaşanan film karelerini o döngünün zamanına bağlı olarak seyrederken, güneş sistemi döngüsünün dışına çıktığınızda kendinizi o zaman kaydından kurtardığınız için artık o kareler size aynı hızda gelmez ve bulunduğunuz nokta ve an itibari ile güneş sistemi içindeki film karelerinin bütününe hakim olursunuz.
Peki tüm bunların dışında her şeyi kuşatan bir boyutta, bir NOKTA'da neden-sonuç ilişkisi ya da film karelerinin sırayla izlenmesi gibi bir durum söz konusu olabilir mi?
Hz. Âli’ye geliyor ve diyorlar ki; Rasûlullâh şöyle buyurdu...
“Allâh var idi, O’nunla beraber bir şey yok idi.”
Hz. Âli, bir an duruyor ve;
“El AN öyledir!..” diyor.
Zaman, mekanlara yani boyutlara bağlı bir kavramdır. Ve her boyutta farklı algılanır. Allah zaman ve mekandan bağımsızdır. Bundan dolayı da tüm boyutların üzerinde bir varlıktır. Allah için bir neden-sonuç ilişkisi kurulamaz. Dolayısıyla öncesi ve sonrası gibi kavramlar da kullanılamaz. Allah'ı en güzel tarif eden ve peygamber efendimizin Kuran'ın üçte birine denk dediği “İhlas” suresine bir bakalım;
De ki: "O Allah bir tektir."
"Allah Samed'dir. (Bölünmez, som, bir bütündür. Her şey O'na muhtaçtır; O, hiçbir şeye muhtaç değildir.)"
"O doğurmamış ve doğmamıştır." (Mekansal bir kesit, parça, cüz kabul edilemez.)
"Hiçbir şey O'na denk değildir."
Allah Kuran’da insana şah damarından daha yakın olduğunu söylerken, bu herkes için geçerlidir. Yani aynı anda hem İstanbul’da yaşayan birine hem de İngiltere’de yaşayan birine aynı mesafededir!!!
Eğer kafanızda bir tanrı tasarlayıp, uzakta bir yerde bizi izlediğini düşünüyorsanız tabi ki bu söylediğim mesafeler imkansız hale gelir. Ama zaman ve mekanların ötesine çıkıp, kendi ilminde (kaba tabirle hayalinde) tüm varlığı yaratan bir Yaratıcı, doğal olarak her “AN” her yerdedir ve Kuran’da bahsedildiği gibi göklerde (boyutlarda) ve yerde (arz-dünya boyutu) olan her şeyden haberdardır.
O’nun indinde (katında-boyutunda) her şey olup bitmiştir. El-An (Arapça’da şimdi demek) tüm filimlerin (boyutların) tüm kareleri orada mevcuttur. O’nun indinden şu an aslında tek bir AN’dır. Varlığın kader bilgisi O’nun elindedir, kazası ise boyutlarda zaman algısı ile birlikte kare kare yaşanır. Beşer aklımızın algılayabileceği şöyle kaba bir tabir de kullanabiliriz. “İçinde bizim de rol aldığımız film çekilmiştir. Biz ise bu çekilmiş filmi kare kare seyretmekteyiz.”
Dolayısıyla bir köşeye oturmuş gelişen olayların durumuna göre, canının istediğine merhamet eden, canının istediğini cezalandıran keyfe keder bir varlık yoktur. Bundan dolayı kader, kaza, bu hayat bir imtihandır, amellerimizin sonucuna göre cennet/ceheneme gideceğiz, külli irade vardır bir de yanında cüzi irade vardır gibi kavramları bir kez daha düşünün.
Hiçlikte yokluğumu, yoklukta Varlığımı arıyorum.
Barış Muçe
07.10.2015
Kozmik Saate Göre Dünya Yaşamı;
Dünya güneşin etrafında 1 yılda dönüyor. 365 günde. 365 tane 24 saatte. 365x24x60 dakika ya da, 365x24x60x60 yani, 31 milyon 536 bin saniyede.. Bu zaman ölçümü içinde ortalama ömrümüz, 70, 80 yıl...
Güneş de içinde olduğumuz Samanyolu Galaksisi içinde aynen dünyamız gibi tur atıyor. Bir turu 255 milyon dünya yılı...
Ömrümüzü, dünya yılına değil, güneş yılına göre hesaplasak, süresi 8 güneş saniyesi olacak topu topu...
Einstein: Geçmiş, şimdiki zaman ve gelecek arasındaki fark sadece bir ilizyondan ibarettir ama bu ilizyon çok güçlüdür.